20070505

Fenerler


Batılıların "lighthouse" olarak adlandırdıkları bu ışık evleri, İstanbul kıyılarındaki ışık kütlelerine inat bir başlarına yanıp durmaktalar. Bebek'ten Ahırkapı'ya, Fenerbahçe'den Kızkulesi'ne, Yeniköy'den Rumeli'ye, Filburnu'ndan Paşabahçe'ye, Yeniköy'den Dikilikaya'ya kadar irili ufaklı değişik yapı ve çeşitte birçok fener, felaket getiren sığ suları haber veriyor denizlerin seyyahlarına...

Ülkemiz kıyılarında değişik tip ve özelliklerde 369 adet deniz feneri var, bunların 37 tanesi İstanbul boğazında..

İstanbul Boğazı'nda özellikle 1800'lü yıllardan sonra çoğalan gemi geçişlerinde kaza riskinin artış göstermesi üzerine fenerler inşa edilmeye başlandı. O günden bu güne irili ufaklı/devirli çarklı, çok sayıda ve çeşitte inşa edilen fenerlerden Yeşilköy, Ahırkapı, Rumeli ve Şile Fenerleri tarihi öneme sahip.

Üç tarafı denizlerle çevrili bir ülke olmamıza rağmen kendi teknolojimizle inşa ettiğimiz fener yok. O dönemler yapılan fenerlerin hemen hemen tamamı Fransız Fenerler İdaresi tarafından inşa edilmiş,

İstanbul kıyılarına ilk olarak fener yapılmasına boğaz girişinde meydana gelen önemli bir deniz kazasından sonra ihtiyaç duyulmuş. 1755 yılında Mısıra ticaret eşyası götürmekte olan Hacı Kaptan idaresindeki bir kalyon, geceleyin Kumkapı'da karaya oturmuş. Olayı haber alan zamanın padişahı III.Osman, Sadrazam Said Paşa ile Kumkapı'ya gitmiş ve kalyon ve gemicilerin kurtarılmasını izlemiş. Bu arada gemicilerden birinin, "Eğer burada sur ferinde bir fener yapılıp, her gece kandiller yanarsa böylece uzağa giden gemiler ışığı görüp yollarını bulurlar ve kazaya uğramazlar" demesi üzerine, III.Osman'ın talimatıyla Kaptan-ı Derya Süleyman Paşa tarafından Ahırkapı'da ilk fener yaptırılmış, Marmara Denizi'nden seyirle İstanbul Boğazı'na giriş yapan gemiler ilk önce tarihi Yeşilköy Feneri'yle karşılaşır. Böylece gemiler Boğaz giriş rotalarını tespit etmiş olurlar. 1856 yılında Fransızlar tarafından taş kule olarak inşa edilen bu fener, ilk önce Ayastafonos olarak adlandırılmış. Yeşilköy Burnu'nda bulunan fenerin ismi daha sonra bulunduğu semte uygun olarak değiştirilip, Yeşilköy Feneri adını almış.

23 metre yüksekliğindeki taşkulenin yanısıra bir de lojmanı olan Yeşilköy Feneri, 1945-1988 yılları arasında 3 kez restore edilmiş.

Farklılaşan bir dünyanın tam ortasında, olanca klasizmi ile varlığını korumaya çalışan Yeşilköy Feneri, değişime ayak uydurmak istemiş olacak ki, şimdilerde dördüncü restorasyonunu görüyor.

blog comments powered by Disqus
Bookmark and Share
 
Minima 4 coloum Blogger Template by Beloon-Online.
Simplicity Edited by Ipiet's Template