20090730
Parata Deniz Feneri
Patara deniz fenerinin, İspanya'nın Lacarunya kentindeki deniz fenerinden 60 yıl daha eski olduğu tahmin ediliyor. Fenerin Tahmini yüksekliği 16-20 metre olduğu düşünülüyor.
M.S. 60'lı yıllarda yapılan fener, bugün denizden 60 metre içeride. 10 metre enkazı olan feneri ortaya çıkarmak için 3 bin kamyon kum taşındı.
Fenerler ilgili olarak Prof. Dr. Işık, şunları söyledi:
Fenerde bronz bir de yazıt var. "Fenerin üzerinde 25-30 santim genişliğinde, yapıyı çevreleyen bir bronz yazıtın olduğunu, buluntu taşlardan anlıyoruz. Taşlar arasında İmparator Cladius'un ismini 2 kez tamamlayabiliyoruz. Diğer bir yazıtta Patara'ya deniz feneri yaptırdığı için imparatora teşekkür ediliyor. Deniz feneri anlamına gelen 'pharos' kelimesi kullanılıyor. Bu yapı kesinlikle bir deniz feneri."
20090728
Bir Denizfeneri..
Gündüzleri, denizfeneri isyanlarda... Çünkü yanıbaşındaki biricik sevgilisi gözlerinin önünde güneşle ihtirasla sevişmekte. Hep gece olsun ister, sevgilisi ona kalsın, yalnız onda bulsun gecedeki renginin güzelliğini... Denizfeneri, küçücüktür okyanusa göre ama güneşin aşkından daha büyüktür aşkı okyanusa...
Geceleri ise denizfeneri, mutluluklar peşindedir, gecenin esrarengiz sessizliğinde. Her ışık turunda çıldırır denizfeneri zevkten, adeta danseder okyanusun en uzak noktalarına uzanarak. Daha gerçektir denizfeneri, gece sadece o ve okyanus vardır sınırlı görüş gizliliğinde.
Gündüzleri denizfeneri bir hiçtir bütün aldatmalara şahit olarak. Güneş ise gece olunca bu hissi göremez.. Gece, denizfeneri ile okyanusun aşkının dansedişine güneş şahitlik yapmaz..
Gün bitiminde ve başlangıcında teslim ederler sevgili okyanuslarını birbirlerine güneş ve denizfeneri.
Güneşin okyanusla arasına giren bir engel vardır kimi zaman, bu işkencedir güneşi küçülten. Bulutlardır, bu hain, gündüz aşkında güneşe okyanusu göstermeyen. Güneş ise tüm gücüyle savaşır okyanusa ulaşmak için. O kadar yaklaşır ki, bulutlara bulutlar, yoğunlaşır, yoğunlaşır ve gökyüzü ağlamaya başlar okyanus hasretinden hesapsızca titrer.
Okyanus bütün damlaları özlemle kucaklar, her damla onu güneşine daha çok yaklaştırmaktadır. Gökyüzü ağlar, ağlar ta ki son damlası bitene kadar. Okyanus damlalarla büyür büyür büyüklüğüne daha hacim katarak aşkının sevgi damlalarıyla. Bilmezdi okyanus, her yağmurla sevgisini ona iletmek isteyen bir güneşinin olduğunu. Her yağmur yağdığında okyanus kızar güneşine gündüz onu terkettiğini düşünür, hırçınlaşır, dalgalanır öfkesinden bilemez güneşinin ona ulaşmak için savaştığını.
İntikamını denizfenerinden alır okyanus, onun neden gündüz sevgilisi olmadığını defalarca kamçılayarak sorar denizfenerine. Dalgalarını büyütür, cevap alamayınca denizfenerinden.. Denizfeneri onu teselli edemez, çünkü o sadece gece vardır gerçek gecededir onun için. Ağlayamaz denizfeneri, ağlamayı deliler gibi istesede, gözyaşları yoktur, ulaşmak istesede ulaşamaz gündüz sevgilisine. Çaresizdir denizfeneri, sadece bir dilek geçirir içinden rüzgarâ yalvarır "bulutları kaçır buradan" diye,güneşin çıkması sevgilisine sevgi dolu ışıklarını göndermesini diler.
Okyanusunun mutluluğunu ister hesapsızca... Çünkü tek mutluluğu budur denizfenerinin. Ağlayamaz, gündüz ona ulaşamaz, konuşamaz hislerini okyanusuna. Her okyanusun sahilinde bir denizfeneri vardır. Her gece denizfenerleri gemilere okyanusa olan aşkını haykırırlar, ümitsizce, yarınlarını hiç düşlemeden...Ve her gece hikayelerini anlatmak için gemileri beklerler sonsuz gecelerde...
Pul
PTT Genel Müdürlüğü Parasal Posta İşletme Dairesi Başkanlığı Pul Şubesi Müdürlüğü tarafından hazırlanan "Deniz Fenerlerleri" konulu ek değerli anma pulları, 05/04/2004 tarihinde 600+50, 700+50 Bin lira değerinde iki pul halinde piyasaya sunuldu.
Sanatçı: Pelin Günaltay
Hazırladığı Pulun Boyutu 26x41 mm.
Yolumu Aydınlatan Deniz Feneri
Deniz feneri sevdası bundan tam 7 yıl önce başladı benim için. Zaten önceden de ilgim olan fenerler, sevdiğim kadının bana “deniz fenerimsin sen benim” demesiyle, başka bir boyut aldı ve hayatımda bir fenomen oldu adeta. Hatta düğün davetiyemizi bile özel olarak tasarlayarak deniz feneri şeklinde yaptım. Evlendiğimiz gün, düğün sonrası soluğu yine deniz fenerinde aldık. Bu sevda bu boyutlara gelince fotoğraflarıma da yansımaya başladı. Özellikle son dönemde, yani eşimle ayrıldıktan sonra artık nereye gitsem deniz feneri arıyor ve gidip fotoğraflıyordum. Hatta çoğu kez, sırf fener fotoğrafı çekmek için geziler yaptım.
Daha sonra bir sergi fikri gelişti kafamda. Ama geriye dönüp baktığımda bir sergi açacak yeterlilikte ve çeşitlilikte fotoğrafımın olmadığını gördüm. Buna üzüldüm açıkçası, ama pes etmedim. Ortak katılımlı bir sergi yapabileceğimi düşündüm. Konuyu Fotokritik sitesindeki arkadaşlara açtığımda, ki orada zaten ‘deniz feneri’ adlı grubumuz da vardı, fikir çok olumlu karşılandı. Üç aylık bir çalışma sonucunda 30 fotoğrafçı arkadaşla birlikte sergiyi oluşturacak fotoğrafları toparladım. Bu süreçte bu serginin bir amaç için yapılması fikri gelişti. Öncelikle, toplanan bağışlarla bir deniz fenerinin bakımının yapılması fikri geldi Mutlu Edin arkadaşımdan. Fakat daha sonra, Günay Bakoğlu’dan gelen fikir daha ağır bastı ve sergiyi deniz fenerleri gibi bizim yolumuzu aydınlatan yaşlılarımız için yapmaya karar verdik. Bu uğurda çalışan Türk Geriatri Vakfı ile temas kurduk. Bu saatten sonra amacımız, yaşlılarımız için faaliyet gösteren TUGEV’e (Türk Geriatri Vakfı) yardımda bulunabilmek olacaktı.
Bunun için strateji geliştirerek sergiyi üç ayaklı yapmayı kararlaştırdım. İlk ayağını 14 Eylül 2008 Pazar günü Silivri’de gerçekleştirdik. 33’ü fotoğrafçı 60 kişilik misafirimizle sergimizi açtık. Ay sonuna kadar burada açık kalan seriyi 5 Ekim’de Lüleburgaz’da yine 50 kişilik fotoğrafçı arkadaşın katılımıyla açtık. Son olarak da 25 Ekim tarihinde İstanbul Beyoğlu’nda Asmalımescit Sanat Galerisinde tekrar açılacak. Bu süreçte fotoğraflar satılacak ve gelir tamamen TUGEV’e kalacak. Umarım küçük de olsa bir katkımız olur.
Bu konuda bana en büyük desteği veren ve bu süreçte en az benim kadar emeği olan, hepsinden de önemlisi bana bu sevdayı aşılayan Sibel KOCAMAN’a sonsuz teşekkürler ediyorum.
30 yürekli fotoğrafçıya kocaman teşekkürler.
Sibel KOCAMAN, Özcan ÇELTİKLİ, Erdinç DOKUMAN, Uğur HEPDARCAN, Esin TOPUZ, Mahmut HANLIOĞLU, Serdar ÖZÇELİK, Mutlu EDİN, Ertuğrul KOÇAK, Murat OKÇU, Bahar AKSUNGUR, Sertaç YILDIRIM, Hande HAYTAOĞLU, Esin TOPRAK, İlknur SAYAR, Cenk İŞLER, Emine TOPRAK, Savaş ARSLAN, Hale EREL, Zafer AĞRAK, Emine Nurhan TEKİN, İlyas ŞENDUR, Zeliha YILMAZ, Oya YILDIZ, Alphan YILMAZMADEN, Bekir DİLDAR, Metin DİKEN, Reyhan ELVAN, Günay BAKOĞLU, Öner ÖZTÜRK.
Hepsine buradan bir kere daha teşekkür ediyorum.
Halit KAPLAN
fotografya.gen.tr
20090724
Ploumanach
20090721
Panorama IJmeer
The name of the lighthouse is Hoek van het Y, and the first lighthouse was built here in 1700. This one is from around 1893.
20090717
Kiel-Friedrichsort
20090716
Schooner passing lighthouse
20090713
Il Guardiano dil Faro Amore grande amore libero
A lighthouse is a tower near the coast or next to it, although sometimes it is located in the sea some distance from the coast, which is located at the site of the shipping routes of the vessels and provides on top of a powerful lamp, whose light is used as a guide.
The lamp has Fresnel lens whose number, width, color separation and varies according to each lighthouse. When the lighthouse in the darkness is in operation, the lamp emits beams of light through the lens, rotating 360 degrees.
From the sea the boats not only see the light of the lighthouse, which warns of the proximity of the coast, but also identified the ranges and colors of the light beams, so that they can recognize the face of what the coast are found.
Modern satellite navigation systems like GPS, have downplayed the lights but still useful (safety) for night navigation and allows the verification of positioning on the navigation chart.
In restricted waters such as channels of access are still navigating by reference to buoys and lights on earth as it is not rowed since the relevant geographic position as well as the relative positions of the surrounding dangers.
At the entrance to ports, built by the Romans used to have high towers that served as a imitation of the famous lighthouse of Alexandria and erected by Ptolemy Lake remembering which pyres of apotheosis, was composed of truncated pyramids placed on a decrease in others. Sometimes also used as beacons colossal figures. This was the Colossus of Rhodes [1].
During the Middle Ages, the headlights were not subjected to any further except that its setting was sometimes remarkable. In the seventeenth century were not yet headlights bonfires of wood rather than burning coal in weirs or beautiful lanterns lamps encased in glass in 1782 until the engineer Teulère replaced as imperfect means of parabolic reflectors for lamps [2].
In the nineteenth century, the illumination of the headlights was a huge step with the invention by the Fresnel lens of stairs, consisting of a glass core surrounded by an ordinary series of thin rings whose profile is so we all have the same focus at the same time with Arago invented Frsnel twisted concentric lamps that produce an intense light equivalent to many lamps Jail [3].
In the past, the headlights have a keeper who used to live in the lighthouse, and had to deal with the maintenance and cleaning of light, especially light installations. Currently, lighthouses still in use are mostly operated automatically and remotely monitored.
20090709
Deniz Hamamı - Salacak- Kız Kulesi
Fenerbahçe
20090706
Olga Andriash
Фотограф Ольга Андрияш, Санкт-Петербург.
тел.: 8 911 188 0880
эл адрес: frida.foto@gmail.com
Сайт в процессе разработки.
Все новые фотографии вы можете посмотреть тут:
http://frida-love.photosight.ru
http://frida-vl.deviantart.com/gallery/
http://frida-vl.livejournal.com/
Pigeon Point Lighthouse
Star of the Pacific
We attended the 2008 lighting of Pigeon Point Lighthouse. It was a nice,
warm and crystal clear night with thousands of stars which is rare for a
November night on the Pacific Coast (see my previous image). This image is
from my visit in November 2007 and was a more typical windy, damp and cold
night where you could see the fog constantly changing in the beams of the
lighthouse. It was a miserable night but well worth the effort as often is the case.
The 2008 showing may be the last for several years and if the lighthouse does not find the necessary funding for repairs sights light this may pass forever in to history.
-Darv
LiquidMoonlight.com
© Darvin Atkeson
California Photographer
Lucette at the Lighthouse
20090703
DSC_02812
Coordinates: 53.35117°N 3.31911°W